Beyin Depolarını Güçlendirmek
Hiç çevrenizdeki insanların aynı olaylara farklı tepkiler verdiklerini fark ettiniz mi? Mesela bir arkadaşınız ebeveynlerinden birini kaybettiğinde depresyona girip evden aylarca çıkamıyorken bir diğeri ne kadar üzülse de hayatına hızlıca devam edebiliyor. Ya da çok küçük bir kafa yaralanması bazı insanların hafızasını etkilerken bazılarının üzerinde hiçbir etki bırakmayabiliyor. Örneğin bazı insanlar işten çıkarılmak, boşanmak gibi olaylar yaşadığında yıkılırken kimisi hayatına hiçbir şey olmamış gibi devam edebiliyor. Bunun nedenini durup düşündüğümüzde dışarıdan bakarak bir cevap veremeyebiliriz.
Beyini incelendiğimizde beyin rezervleri kavramı karşımıza çıkıyor. Beyin rezervleri beynimizin karşımıza çıkan beklenmedik stres yüklü olaylarla başa çıkabilmek için güç aldığı yerdir. Bu sebeple beyin rezervlerimiz ne kadar güçlü ise karşımıza çıkan sorunlara karşı biz de o kadar güçlüyüz diyebiliyoruz. Aynı mantıkla beyin rezervlerimiz ne kadar güçsüzse biz de hayata karşı o kadar savunmasızız demektir.
Beyin rezervleri aslında birçok farklı şeyden etkilenebiliyor, örneğin 10 yaşında yataktan düşüp başınızı çarptıysanız veya ebeveynlerin baskısı ile sürekli stres altında yetiştirildiyseniz ya da genç yaşta çok fazla alkol tükettiyseniz beyin rezervleriniz günden güne azalır. Tam tersine herhangi bir kafa travması yaşamadıysanız, ilgili ve sevgi dolu ebeveynler tarafından yetiştirildiyseniz, sağlıklı beslendiyseniz ve alkol kullanımınızı kısıtladıysanız beyin rezervleriniz günden güne artacaktır.
Burada en önemli nokta beyin rezervlerinizi güçlendirmek için hiçbir zaman geç kalmış sayılmayışınız. Kaç yaşında olursanız olun, beyin rezervlerinizi güçlendirmek için harekete geçebilirsiniz.
Beyin Korunması
Beynimiz oldukça yumuşak bir yapıya sahipken kafatasımız bir o kadar sert yapıdadır. Beyin sarsıntıları ve hatta en ufak kafa travmaları bile hayatınızı mahvedebilir. Bu nedenle beyninizi darbelere karşı korumak adına elinizden geleni yapmalısınız, emniyet kemerinizi mutlaka takmalı ve mümkün olduğunca temas sporlarından uzak durarak spor yaparken gerekli tüm önlemleri almalısınız.
Beyninizi Gereksiz Düşüncelerle Doldurmayın
Vücudunuza toksin yüklü ürünleri almaktan kaçının. Bu ürünler beyninizde toksin birikmesine sebep olabilir. Sigara ve alkol gibi beyinde uyuşturucu etki oluşturan ürünleri tüketmekten kaçının. Aşırı kafein tüketimi, kimyasal içerikli temizlik ürünlerinin kullanımı, kimyasal içerikli kişisel bakım ürünlerinin kullanımı ve fazla ilaç kullanımı gibi çeşitli durumlar da beyinde toksin birikimine sebep olabilir.
Hafıza Korunması
Genç yaşta oluşan hafıza problemlerini ciddiye almak önemli, bunu yaşlanmanın bir evresi olarak değerlendirmek büyük bir hata olacaktır. Hafızanızı olabilecek en yüksek kapasitede ve güçte tutmak hayati önem taşıyor. Hafızanızı güçlü tutmak için yapabileceğiniz en önemli şeylerden biri egzersiz çünkü fiziksel aktivite kan akışınızı hızlandırır ve bu durum Alzheimer, demans gibi hafıza problemleri olan insanların tetkiklerinde bakılan ilk şeydir. Eğer unutkanlık problemleriniz varsa ve tetkiklerde düşük kan akışı görülüyorsa bu Alzheimer’ın habercisi olabilir. Hafızanızı korumak için ayrıca bazı destek vitaminlerinden de faydalanabilirsiniz, hangi vitamini nasıl kullanacağınızı mutlaka bir doktora danışmalısınız.
İYİ UYUYUN
Son dönemde uykusuzluk rahatsızlığı giderek yayılan ve çözümü de giderek zorlaşan bir hastalık haline gelmeye başladı. Uykusuzluk günlük yaşantıda hafıza problemlerine, ruh hali bozukluklarına ve konsantrasyon güçlüğüne sebep olabiliyor. Aslında uykusuzluğu yenmenin en doğru ve doğal yolu asıl sebebi tespit etmekten geçiyor diyebiliriz. Mesela eğer gün içerisinde aldığınız fazla miktarlardaki kafein uykusuzluğunuza sebep oluyorsa bunu tespit ettiğinizde çözüm çok kolay olacaktır. Ayrıca ilaç kullanmak yerine melatonin ve magnezyum gibi destek vitaminleri almak da uykusuzluğunuzu giderebilir.
Sağlıklı Beslenme
Beynimizin yakıtı vücudumuza aldığımız besinlerdir. İşte tam da bu sebeple sağlıklı beslenmek sağlıklı bir beyin ile eşleştiriliyor. Ne yiyeceğinize dikkat ederek ve basit karbonhidratlardan mümkün olduğunca uzak durarak oluşturacağınız bir beslenme düzeni sağlıklı bir beyine kavuşmak için atacağınız en önemli adımlardan biri olacaktır. Bol protein, düşük glisemik indeksli besinler, yüksek lif içerikli karbonhidratlar, sebze, meyve ve sağlıklı yağlarca zengin bir yeme düzeni oluşturmak ve tuz ve şekerden uzak durmak en doğru tercih olacaktır.
Vücut Egzersizi
Egzersiz yapmak, kan dolaşımını düzenlediği ve hücrelerin sürekli olarak yenilenmesini sağladığından gençlik kaynağı olarak düşünülür. Bu kan dolaşımı aynı anda öğrenme yeteneğini ve hafızayı iyileştirir ve yeni beyin hücrelerinin oluşumunda fayda sağlar. Araştırmalara göre, egzersiz yapmak insan ruhuna iyi geldiğini, atakların önlediğini ve hafıza rezervlerini yenilendiğini gösteriyor. Haftada 5 sefer ve 35 ila 40 dak. süren egzersizler bahsedilen bu olumlu etkilerin oluşması için yeterlidir. En basit ve en etkili egzersizlerden biri ise tempolu yürüyüştür denebiilir.
Beyin Jimnastiği Yapılmalı
Konu beyin sağlığımız olunca beyin jimnastiği de en az fiziksel egzersiz kadar gerekli ve önemlidir. Yeni bir şeyler öğrendiğinizde beyniniz de yeni hücrelerin oluşumunu sağlar ve oluşan bu hücreler diğer hücreler ile bağlantı kurarak beyninizin bir parçası haline gelirler.
Bu etkiyi sağlayabilmek için denenebilecek en etkili şeylerden biri yeni bir dans türü öğrenmek olacaktır çünkü içerisinde hem öğrenme yeteneğini, hem koordinasyonu, hem müziği, hem de fiziksel egzersizi barındıran bir beyin jimnastiği olmuş olacaktır.
Dans haricinde, bulmaca çözmek, bir enstrüman çalmayı öğrenmek veya yeni bir dil öğrenmeye çalışmak da etkili beyin jimnastiği yöntemlerindendir. Burada anahtar beynimizde egzersiz etkisi oluşturacak devamlı bir uğraş bulmak olacaktır.
Hayattaki Güzelliklere Odaklanın
Yapılan bir çalışmada katılımcıların iki ayrı beyin tomogrofisi çekilmiş, ilkinde katılımcılara sevdiği şeyleri düşünmeleri, odaklanmaları söylenmiş, ikincide ise tam tersi nefret ettiği şeyleri düşünüp odaklanmaları söylenmiş.
Sonuçlar geldiğinde İki tomografinin birbirinden inanılmaz derecede farklı olduğu görülmüş. Pozitif güzel şeylere odaklandıklarında hastaların sonuçlarında herhangi bir problem görülmüyorken negatif şeylere odaklandıklarında beynin yaratıcılık, öğrenme ve hayal etme gibi bölgelerde sıkıntılar gözlenmiş.
Bu durum bizlere olumlu düşüncelerin beynimize ve devamında tüm vücudumuza iyi geldiğini gösteriyor. Buna örnek olarak meditasyon ve yogayı söyleyebiliriz.